Eylül 26, 2008

yakının mıydı

adımları hangi yordama sokup
hangi baştacının hangi kulaklara değebilcegini
geçmişin hangi taçlarla kahraman olabileceğini
bugün karıştırdık
taçları saçla ördük kaçtık
papatyanın huzuruna kavuşma hayali
ne kadarda çabuk susarmış sustuk

kimsenin olmadığı yerlerde nöbetçi kaldık bir başımıza
çocukluğumuz boyu baktığımız her duvarla


gözüm seğriyor sürekli yüzüm seğriyor


bir gün bugünlerde eskiyecekmiş
duyda inanma diyecekmiş birileri inandık
gözü kulağıda kessek çimene döktük yandık
açtık hortumu ellerimizle dokunduk düne
izlerin bıyıkları kestiği sakala sardığı bir anda

bugüne biz yıkandık

hiç yineleyemediklerimizle hep yinelediklerimiz arasında

bugün son diyemeyecek kadar tanıdık

bir tek halılarla bayrama hazırdık
(hep bir sabah özlüyorum hep bir sabah)




yakının mıydı diye düşülen gaflet anlarına cevap su götürmez


gerçek; ' ölümlü yaşamaya övgü 'diyecek kadar gururluysa



Hiç yorum yok: